25 Mayıs 2007 Cuma

Cevrimici


Cevirmenlik kadar rahat meslek yok, onu anladim ben. Ne zamandir ceviri yapmiyordum, yeniden basladim, iyi oldu. İstedigim zaman yatiyorum, istedigim zaman kalkiyorum. Hic kimsenin keyfini beklemiyorum ya da gereksiz konusmalarini dinlemiyorum. İstersem gunde 3 saat, istersem 12 saat calisiyorum, yemek aralarini ben belirliyorum, super. İs arkadasim yok hic; ama olsun. Harika bir isim var.


(fotograf)

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Of ya, hahahah, son cümle bitirdi beni. "İş arkadaşım yok hiç; ama olsun. Harika bir işim var." Ve şöylemesine bir senaryo canlandı zihnimde:

Şu kariyer günleri filan oluyor ya, oraya katılacaksın bir şekilde ama şirket olarak değil; direkt birey olarak. O broşürde yalnızca ad yazacak, logo da yok. Neyse, gençlik standa gelecek bakacak, bilmem ne; o saniye anlatmaya başlayacaksın:

"Evet arkadaşlar, freelance mesleklere yönelin bak şahane para var, ben de siz yaşlardayken çeviri yapardım; hiç iş arkadaşım yoktu ama harika bir işim vardı!"

- Aa, çok ilham verici lan!
- Evet abi, süpermiş ya.
- Pardon ben bir şey sormak istiyorum?
- Hay hay, tabii?
- Şimdi nasıl peki olaylar, var mı hiç iş arkadaşınız?
- İnanır mısın şekerim, hala yok! İhtiyacım yok çünkü.
- Ay vallahi süper ya.. Ben bu broşürlerden birkaç tane alıyorum?
- Al canım, al.

Çok eğlendim ben kendi kendime yalnız, hissedilecektir bu.

Ayça dedi ki...

Ahahaha, hatta o üstünde sadece isim yazan kart, broşür falan da hazır kart turuncusu olacak ki iyice gençliğe hitap etsin. Ahahahaha, ay.