Kaos GL haberinde görüp hastası olduğum şu duvar resminin (street art terimlerine de hiç hakim değilim yalnız daha) sağdan soldan çekilmiş müthiş resimlerini şu sayfadan görebilirsiniz. Ellerine sağlık Blu birader.
25 Kasım 2013 Pazartesi
21 Kasım 2013 Perşembe
Biraz da sinirlenelim
Ertuğrul Özkök 2011'de Ahmet Kaya'nın mezarını ziyaret edip bununla ilgili bir yazı yazmıştı. Yüzsüzce "aramıza o manşet girdi" dediği manşet de şu:
Bu arada o nası görsel ya. Zamanında hepimizi etkisi altına alan batik tişört iğrençliğini yüzümüze yüzümüze vurdu şu an rahmetli.
Bu arada o nası görsel ya. Zamanında hepimizi etkisi altına alan batik tişört iğrençliğini yüzümüze yüzümüze vurdu şu an rahmetli.
20 Kasım 2013 Çarşamba
Bir hayvanseverlik ölçütü olarak masal kitaplarının üstünden parmakla hayvan sevmek
Nesli tükenmekte olan bir aslanı vurup bir de zafer fotoğrafı çektirince şimşekleri üzerine çeken kadın avcı Melissa Bachman ile ilgili olarak Yeryüzüne Özgürlük Derneği'nin blogunda bir yazı çıktı. Olayın hayvan katliamı ve yok olmakta olan türler yönü bir yana, bu yazıda özellikle olaya gelen cinsiyetçi tepkiler ele alınmış.
Burada beni "new post" butonuna basmaya iten şey ise şu oldu; örnekleri gösterilen tweetlerdeki o ayarsız, "anlamıyorsan/hoşuna gitmiyorsa küfret" yaklaşımına dayalı tepkileri yıllardır gördüğüm için tanıyıp anlasam da, burada tam olarak cinsiyetçi bir yorum görmüyorum. Kevaşe, fahişe, x'e siktirmek, vesaire bunlar literal anlamda olmayıp günlük hayattan bildiğimiz, seksen yıldır yerine hangi kelimeyi kullanıyor olsak aynı şekilde küfür gibi algılayacağımız laflar. Burada cinsiyetçi yorum nasıl olurdu? Avcılığın erkeklere addedilmiş bir şey olduğunu ve bir kadının avcı olmasının erkeğe kendini zayıf hissettirdiğini anlatan bir yorum olabilirdi, mesela ne bileyim, "evde çocuk bakacağına bir de avlanıyor!" gibi bir şey. Bilemiyorum.
Burada beni "new post" butonuna basmaya iten şey ise şu oldu; örnekleri gösterilen tweetlerdeki o ayarsız, "anlamıyorsan/hoşuna gitmiyorsa küfret" yaklaşımına dayalı tepkileri yıllardır gördüğüm için tanıyıp anlasam da, burada tam olarak cinsiyetçi bir yorum görmüyorum. Kevaşe, fahişe, x'e siktirmek, vesaire bunlar literal anlamda olmayıp günlük hayattan bildiğimiz, seksen yıldır yerine hangi kelimeyi kullanıyor olsak aynı şekilde küfür gibi algılayacağımız laflar. Burada cinsiyetçi yorum nasıl olurdu? Avcılığın erkeklere addedilmiş bir şey olduğunu ve bir kadının avcı olmasının erkeğe kendini zayıf hissettirdiğini anlatan bir yorum olabilirdi, mesela ne bileyim, "evde çocuk bakacağına bir de avlanıyor!" gibi bir şey. Bilemiyorum.
The Longest Daycare
Tüm Maggie Simpson hayranlarına geliyooor: (Yalnız bunun oscar adayı olmuş olması bana da pek mantıklı gelmedi)
18 Kasım 2013 Pazartesi
Mine the serefsiz
Arkamdaki koltukta cok yogun bir sekilde dedikodu yapiliyor su an. Beynim bulandi, donup "size ne ameke size ne be!" dememek icin kendimi tutuyorum.
İki genc kadin bunlar, anladigim kadariyla ikisi de hostes. Son yirmi dakikadir baska bir hostes hakkinda konusuyorlar. Konusma arasinda bol bol "yaeani", "ben sana soyliyim kizim", "benden kacmaz" gibi sozler geciyor. Bahsettikleri kadin baska bir adamla birlikte yasiyormus ama adam onunla evlenmeyecekmis, kadin bunun farkindaymis, ama umursamiyormus bile, baska adamlarla gorusuyormus hatta, zaten yuzsuz serefsizin tekiymis. Nasil olur da onun dugunune gelip sadece kendisi ve beraber yasadigi adamin fotografini alir gidermis? Aman canim zaten kizin ne mal oldugunu herkes anlamis, mesela o gecen gun tanistirdigi oyuncu adam onu sadece bir kere aramis. Ayrica ikiyuzluymus de, ozledim deyip sonra kizlarla kahveye falan davet edildiginde o gun birlikte yasadigi adam ve arkadaslariyla disari cikacagini soyleyip binbir ozurle reddediyormus, oysaki o gun aslinda baska erkeklerle birlikte olmaya gidecegini o kizlarin hepsi biliyormus. Lanoglum butun bunlar sizin kafanizi neden bu kadar mesgul ediyor be? Neden umursuyorsunuz? Kiskaniyorsaniz neyini kiskaniyorsunuz allaskina?
İki genc kadin bunlar, anladigim kadariyla ikisi de hostes. Son yirmi dakikadir baska bir hostes hakkinda konusuyorlar. Konusma arasinda bol bol "yaeani", "ben sana soyliyim kizim", "benden kacmaz" gibi sozler geciyor. Bahsettikleri kadin baska bir adamla birlikte yasiyormus ama adam onunla evlenmeyecekmis, kadin bunun farkindaymis, ama umursamiyormus bile, baska adamlarla gorusuyormus hatta, zaten yuzsuz serefsizin tekiymis. Nasil olur da onun dugunune gelip sadece kendisi ve beraber yasadigi adamin fotografini alir gidermis? Aman canim zaten kizin ne mal oldugunu herkes anlamis, mesela o gecen gun tanistirdigi oyuncu adam onu sadece bir kere aramis. Ayrica ikiyuzluymus de, ozledim deyip sonra kizlarla kahveye falan davet edildiginde o gun birlikte yasadigi adam ve arkadaslariyla disari cikacagini soyleyip binbir ozurle reddediyormus, oysaki o gun aslinda baska erkeklerle birlikte olmaya gidecegini o kizlarin hepsi biliyormus. Lanoglum butun bunlar sizin kafanizi neden bu kadar mesgul ediyor be? Neden umursuyorsunuz? Kiskaniyorsaniz neyini kiskaniyorsunuz allaskina?
14 Kasım 2013 Perşembe
Kaya falcılığına örnekler
Definecilik forumuna denk geldim bugün ilk kez. Definecilik evet. Neler yaptıklarını, hangi "işaretler"e rastladıklarını, bunları nasıl yorumlamaları gerektiğini, başlarına gelenleri yazıyorlar. Mesela bir tepede gezerken jandarma gelmiş "siz napıyosunuz burda" deyip karakola götürmüş, meğer define aramanın cezası varmış. Ve tabii ki her forumda olduğu gibi çılgın imzalar var. Şu kıblesi bozuk dede mezarı da iyi güldürdü beni ahahah, girin eğlenin.
13 Kasım 2013 Çarşamba
Ortalama Memet
Yeni sevgilim Terry Callier ile dün tanıştık, delicesine ünlü ama nedense bu zamana kadar duymamış olduğum hiti Ordinary Joe sayesinde:
Bugün iş güç arasında henüz çok fazla dinleyemedim, sadece (Ordinary Joe'yu da içeren) Occassional Rain ve What Colour is Love albümlerini dinledim ve tabii ki günüm güzelleşti. İkincisinden You Goin' Miss Your Candyman ve I'd Rather Be With You, ilkinden ise Do You Finally Need A Friend şimdilik köpeği olduğum şarkılar oldu. Söylediğim sırayla, buyrun:
Bir an önce akşam olsun, eve gideyim, Terry'min her şeyini dinleyeyim! Terrygirl.
Bugün iş güç arasında henüz çok fazla dinleyemedim, sadece (Ordinary Joe'yu da içeren) Occassional Rain ve What Colour is Love albümlerini dinledim ve tabii ki günüm güzelleşti. İkincisinden You Goin' Miss Your Candyman ve I'd Rather Be With You, ilkinden ise Do You Finally Need A Friend şimdilik köpeği olduğum şarkılar oldu. Söylediğim sırayla, buyrun:
Bir an önce akşam olsun, eve gideyim, Terry'min her şeyini dinleyeyim! Terrygirl.
Köprü tiem
Çin'de böyle bişey yapacaklarmış. Araştırmadım, kesin doğru mudur bilmiyorum ama görevimi yaptım, köprüye aşık oldum. Nasıl olmayayım?
11 Kasım 2013 Pazartesi
Doğumgünün kutlu olsun Kurtkuşum :)
Bugün Brainpickings'de Kurt Vonnegut'un evlatlarına yazdığı birkaç mektuptan alıntılar var, çok tatlı. Ayrıca Kurt'ten hikayelerin şekilleri de şurda.
7 Kasım 2013 Perşembe
Ayakkabı ayakkabı cilası
Off şarkıya gel, ameyzing değil mi allahaşkına! The Dynamic Superiors - Shoe Shoe Shine: (Dikkat çok komik dans içerir)
O nasıl piyano, nasıl melodi, ölürüm.
O nasıl piyano, nasıl melodi, ölürüm.
2 Kasım 2013 Cumartesi
Interviews before executions
Oha cok ilginc. Cin'de her hafta idam mahkumlari ile roportaj yapan bir program var: https://www.youtube.com/watch?v=sDQBuTzQa4Q&feature=youtube_gdata_player
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)